15 Haziran 2010 Salı

Dünya büyük mü küçük mü bana sormayın.

"Amerika gezim iptal oldu yau hahaha" diyen adamlara hep özenmişimdir. Aslında ben kimseye özenmem, bu adamlarada hiç özenmedim gerçi ama böyle bi tarz'ları oluyo. Bu tarzın adı aslında genel olarak "vay orospuçocuğuna bak" tarzı. İyi anlamda değil, tamamiyle söylendiği gibi kötü anlamda. O yüzden asla özenmişliğim yoktur. Ama hemen vurmayın bana dostlar, ilk cümlemde neden özenmediğim halde özeniyorum yazdığımı anlatmama izin verin.
Ömrü hayatım boyunca bir çok ülke gezdim. Evet, kıskanabilirsiniz belki. Beni ilk gördüğünüz yerde "senin amına koim" de diyebilirsiniz belki. Tamamiyle anlayışla karşılamam. Bildiğiniz üzere avusturya doğumlu olduğumdan şengen olayı çıktıktan sonra bir çok ülkeye gittim. Hepsini şimdi saymak isterdim ama gitmediğim ülkeleri saysam daha az yer kaplar ve okumanız da daha kısa sürer.
"O kadar ülke gezdin...." diye gelmeyin bana, çoğu ülkeye ben tesadüf eseri ve hiç gezmeliğine gitmedim. Galatasaray 2 yıl önce Hertha Berlin'i kurada çekmeseydi Berlin'e hiç gitmişliğim olmazdı. "ooo yaşıyosun..." da demeyin be dostlar. Berlin'e gittim noldu?.. Gezebildim mi?.. Hayır!
Gittiğim bir çok yere gezmek için gitmiyorum, bir amacım olduğundan gidiyorum o amacı tamamladığımda hiç bir yere bakmadan geri dönüyorum. O yüzden gittiğim ülkelere aslında hiç gitmedim ben.
İlk yaz (güneşli kumsallı) tatilimi 97 senesinde ailemle beraber Antalya'nın Belek beldesinde yapmıştım. 13 sene önce. Ondan sonraki en büyük tatilim İstanbul'u çevreleyen adalar oldu. En uzağı ise Marmara adasıydı. Yani "vaayy şekil sende haaa" demeyin sakın. İstanbul'da yaşayıp deniz görmemiş insan istatiğini varsaymazsak bu şehirde yaşayıp adalara gitmeyen insan yoktur sanırsam.
Güzel ülkemizin başkentini de bu sene ilk defa gördüm. Öylesine gitmedim. Sınav vardı o yüzden gittim. Sınav olmasa gider miydim? Hayır. Bundan sonra gitmeyi planlıyo muyum? Mecbur kalmadıkça hayır.
Aslında gezmeyi çok seven ama gezmek için hiç bir şey yapmayıp birilerinden medet uman bir insanım ben.
Milano'ya gidip Duomo denilen kocaman bi kilisenin fotoğrafını çekip internette 100 euro'ya sattım bir kaç ay önce. Milano'ya niye gittin diye bi sorun. Marco diye bir arkadaşım Kargo şirketinde çalıştığından hergün Innsbruck - Milano arası gitgel yapıyordu. Bana da bir gün gelmek ister misin dedi. Tamam dedim. Tamamiyle bundan ibaret.
Marco ise 3 hafta önce beni arayıp "İstanbul'a bilet aldım, geliyorum. 14 Haziran - 23 Haziran arası oradayım, araba kiralayacağım, Pamukkale ve Ölü denizi mutlaka görmeliyim, sende boştaysan sende gel" dedi.
"Tamam" dedim.
Evet bugün 15 Haziran. Ve ben İstanbuldayım. Marco ise hala Innsbruck'ta.
"eee hani gelecekti 14 haziran'da"
Evet gelecekti, 14 haziran'dan bir iki hafta önce pasaportunun süresinin geçtiğini fark etseydi gelecekti. "Fethiye gezim iptal oldu yau hahaha"......

2 yorum:

  1. bak bak laflara bak "Bundan sonra gitmeyi planlıyo muyum? Mecbur kalmadıkça hayır." gözüne dizine dursun o kadar misafir ettik evimizde biranı verdik maçını izlettik ama kıymet bilmek var mı yok hıh!

    YanıtlaSil
  2. aa o konu ayrı ama. Ben genel olarak diyorum. Bursa mesela dibimiz, bursaya deplasmana bile gitmişliğim yok. Bi kere gitmiştim gerçi ama bak hiç bahsetmemişim Ankaradan bahsettim en azından.
    Hem son içtiğim birayı bitiremedim o yüzden utancım büyük.

    Bir dahaki istanbula gelişinde bende sana bira alcam söz

    YanıtlaSil