5 Nisan 2010 Pazartesi

Mülteci kampına hoşgeldiniz

"Oğluuuum sen manyaksın var yaaaa" dedi "neeeyyy" dedim. "Benim Avusturya vatandaşlığım olcak, ben senin yerine orda yaşıyo olcaktım, var yaaaaa sittin sene gelmezdim buralara" dedi. "hıı git o zaman" dedim "ama benim imkanım yok ki oğluuuum, bu ülke de mıymıy kıy kıy" diye devlete ülkeye giydirmeye başladı "hııı" dedim.
Dün artık bu tarz hayatındaki mutsuzluğun, ve hayatta başarılı olamayıpta kendi eşekliklerini devletin suçuymuş gibi gösterenler için bir şey düşündümm. Daha doğrusu hiç bir şey düşünmedim sadece Halil'deyken pasaportunu gördüm ve sonra zaten laf lafı açtı.
"atıyorum şimdi adamın biri Paraguay'a uçuyor. Uçaktayken üstündeki bütün evraklarını yırtıp yese, indikten sonra mecburen mülteci olarak kabul etmek zorunda bence o ülke onu" dedim. Halil başını adeta bir profesör, adeta bir halk kahramanı, adeta bir Cumhurbaşkanı edasıyla salladı, dediklerimi onayladı ve devam etti "Çünkü şimdi adam uçaktan indi diyelim hiç bir pasaportu, kimliği.. hiç bir şeyi yok diyelim kısaca, o zaman o ülke nereye sınırdışı edeceğini bilmediğinden bir süre kamp gibi yurt gibi bir yerde barındırıyor, tabi bu bir kaç yıl da sürebiliyor, ondan sonra seni mülteci olarak ülkelerine kabul etmek zorunda kalıyorlar." - "Ee peki" dedim "Adamı aynı uçakla geri gönderseler?" - "Heralde o da olmaz yaaaa" dedi. Zaten bende fazla kurcalamak istemedim çünkü o esnada aklıma süper bir soru geldi. "Ee halilciğim, diyelim ki şimdi o x kişisine orda yaşama ve çalışma haklarını veriyorlar ama adamın hiç kimliği falan olmadığı için bir nevi yeni kimlik çıkarırken kafasına göre isim seçebilir bu mantığa göre" dedim "Evet" dedi. Güldüm. Halil'de güldü. "Ben adımı Enis koymazdım lan" dedim "ne koyardın" dedi "Şu an aklıma gelmiyor ama böyle Batman, Süpermen, X-men falan koyardım heralde" dedim...

2 yorum:

  1. Müdür bu konu bizim için tamamen bir baş belası, evet yazıda değindiğin gibi bir grup var, bunlar genelde Kanada İngiltere İspanya'yala birlikte birkac avrupa ülkesini tercih ediyrlar bu iş için. Kendileri genelde bu ülkeleri transit nokta olarak kullanacaklarmış gibi bilet alıp ucaktayken kendilerine ait kimlik pasaport ne varsa yırtıp ucak tuvaletine atıp sifonu cekiyorlar bu yuzden de bu tiplere 'flusher' deniyor. İnsan haklarının bilmem kacıncı maddesine gore de ben vatansızım diyeni o ülkeye almak zorundasınız. Bu ulkelerin içinde niye amerika yok denilebilir. Amerika sırf bu yuzden kimsenin Amerikayı transit kullanmasına izin vermiyor. Vizeyle gelmeyi başaran da zaten girip kaçak kalıp yaşamaya çalışıyor. Peki Kanada ve İngiltere bu adamlra ne yapıyor dersen iki yıl kalacak yer verip eğitimlerini ustleniyorlar. İki yıl hiç bir işte calışmasalar bile devlet onlar bakıyor hatta üstune para bile veriyorlar hiç de vergi talep etmiyorlar üstelik, daha ne ala dimi cok da cazip aslında:)

    YanıtlaSil
  2. çok cazipi geç, kendi adını kendin seçebiliyorsun. bence en cazibi budur :):)

    YanıtlaSil