4 Mart 2010 Perşembe

Arkalara doğru ilerleyelim lütfen

1 yıla yakın bir süre Atatürk Havaalanında çalıştım ve bu süre içersinde hayatımda ilk defa servisle işe gitgel olayından faydalandım. Diğer binilen servisleri bilemem ama benim servisimde herkes hergün kafasına göre bile otursa benim yerim belliydi. Arka dörtlünün ya en sağı ya da en solu.
İşi bıraktım, Avusturyaya gidiyorum. Tatile. Yarın sabah 6:35 de kalkıyor uçağım. Ben çekin'i mi şimdiden halletim.


Uçağın kıçında, en sağda. Bence first class'dan daha güzel (tabi tabi). Neyse diyeceğim o ki, hep şu online check-in muhabbetini merak etmiştim, ama beceremem diye korkmuştum. Birilerine bir şey sormaktan da nefret eden birisi olarak hep bugüne kadar ertelemiştim. Aslında yine o kuyruğu beklemeyi göze almıştım ama dün sevdiceğim Trabzona uçarken Can'cım THY'nin otomatlarında bu işlemi yapınca "vay anasını be" dedim, ve neden olmasın deyip bende şansımı denedim. Sanırsam başarılı oldum. Bi tek evde printer olmadığı için Biniş kartımın çıktısını alamıyorum. Onu da artık kuzenden istiycem.
Bu arada gözünüzden kaçmamıştır eminim, Lufthansa ile uçacağım. Bugüne kadar da en çok tercih ettiğim havayolu şirketidir kendisi. Her ne kadar logo'sundaki renkler sarı lacivert olsa bile severim çünkü bana hep çatal-bıçak ikilisini, yani doğal olarak yemek yemeyi anımsatır.

3 yorum:

  1. KLM > Lufthansa
    Ama senin KLM'e binmen sacma olur tabii Munih'e giderken.

    YanıtlaSil
  2. otçularla işim olmaz...

    YanıtlaSil
  3. gitmeden o saatlerde D25 e ugra TK Londra kontuarı yolcu edeyim seni:)

    YanıtlaSil