5 Nisan 2009 Pazar

Cenabetlik devam etmekte...

Hani demiştim ya biri bana bela okudu heralde, nedir bu şanssızlığım diye. İşte dün Evren "Kanka gel buluşalım, biraz kafa dağıtırsın, hem benim ufak bir işim var takılırız da, kendine gelirsin biraz" dedi. Bunun üzerine ben "İyi olur ya, hem Beşiktaşlılar bugün yıldız'dan takımı karşılayacakmış, izleriz bakalım nasıl olcak" dedim.
Saatler 4ü gösterirken buluştuk Atatürk anıtının önünde. Kafasında Liverpool şapkası var "Başkan bak kafana takmışın Liverpool şapkasını, alıntı olmayalım" dedim "dokuz geliyor dokuz yalele yalele kalktı liverpoolumuz yaleleley" dedi. (şimdi burayı okuyan beşiktaşlılar sakın gelip küfür müfür etmesinler, devamını okuyun ondan sonra edersiniz)
Dolaştık ettik, herkesin elinde 3er 5er meşaleler hazır bekliyordu. "ooo şenlik var biraz meşale kokusu alalım özledik valla" dedim sonra "ama daha baya var be abi gel beerport'a gidelim" dedim.
Neyse efendime söyliyim yavaş yavaş konuyu bağlamakta fayda var aşırı uzun yazı olsun istemiyorum, gerçi dün yaşadıklarımdan kitap bile çıkar.
Saatler 6 oldu aşağıdaki herkes yıldız'a doğru bakıyor takım geliyor mu diye. 6buçuk hala aynı, tezahürat yapmaya çalışan elemanlar var (yapmaya çalışanlar diyorum çünkü çok tırttı)
Saat 6buçuk değişen bir şey yok.
Saat 7 oldu Evren "Başkan yukarı çıkalım ya bakalım ne olup bitiyor" dedi bende "olur" dedim, tam yukarı çıkmamızla takım otobüsünün gelmesi ve meşalelerin yanması bir oldu.
Hem cep telefonumla 3-5 fotoğraf yakalayayım Ömerciğim için dedim, hemde şimdi sittin sene taksime otobüsle veya minibüsle çıkamayız o yüzden stada kadar yürüyelim ordan yukarı yürüyerek çıkarız dedim ve Beşiktaş taraftarıyla birlikte otobüsün peşinden takılmaya başladık.
Tam üst geçitin oraya geldiğimizde bi ton kameranın olduğunu gördük ve direkt kapşon'u gözlüğü çekerek gizlenmeye çalıştık. Sanki kameralar bizi çekse bir şey olacakmış gibi triplere girdik. Eğleniyordum açıkcası. Tam o sırada üst geçitin sağ tarafında bir itiş kakış oldu. Pek anlam veremedim ama yürümeye devam edildiği içinde yürüdük otobüsün arkasından.
Tam Dolmabahçe sarayının ordan geçiyorduk ki karşımızdan geriye koşanlar bağırmaya başladı "biber gazı sıkıyolarrrr" onların üstümüze koşmasıyla birlikte kafamı kaldırdım ve havadan yanar döner bir şeyin üstümüze geldiğini gördüm döndüm anında Evren'e "abi dikkat" diye bağırdım ve o cisim düşe düşe ikimizin arasına düştü ve patladı. Ağzım burnum kilitlendi. İlk defa gaz yemediğimden o pis etkiden kurtulmanın yolunu olabildiğince çabuk temiz hava alıp ağzı burnu ve gözleri ellerimle silmem gerektiğini biliyordum, ama arkada benle beraber yürüyen insanlar hayatlarında büyük ihtimal ilk defa bunla karşılaştıklarından ne yapacaklarının farkında değildiler. Su içmek isteyen birine gidip yalvar yakar anlattım "abi sakın su içme çok daha kötü olursun" falan diye. Neyse işte bana göre tek faydası 2 haftadır kurtulamadığım balgam ve sümüklerden 10 saniye içinde kurtulmuş oldum.
İlk "saldırı" dan sonra Evren'i tekrar buldum ve "abi orda bi arbede oldu heralde bekleyelim 2 dakka sonra geçeriz" dedim. 2 dakika sonra tam ilerlemeye başlarken bir daha millet geriye doğru kaçınca "abi yürü yürü arkadan dolaşalım, sikerim böyle işi" dedim. O an yanımda beliren bir teyze gözüme çarptı üstünde Beşiktaş forması atkısı, tek başınaydı veya beraberinde gelenleri o anlık kaybetmişti, sonra çocuğunu ortamdan kaçırmak korumak isteyen babalar anneler gördüm. "Ulan" dedim "Tamam belki ön tarafta polise gider yapmıştır tayfa işin aslını bilmiyorum fakat arkada ne olup bittiğini görmeden niye sallıyosunuz o gaz bombalarını? Belediye otobüsleri falan geçiyor hava güzel adamlar camları kapıları açık gidiyor olsa otobüsün içindeki suçsuz günahsız insanlara bile etkisi olacak. iki dakika adam olun lan" dedim... ama kime?

Adım kadar eminim ki 1 haftadır üzerimde olan cenabetlik dün o bombanın yanıma düşmesini sağladı. Zaten Evren'le dolaşırken hep gariplikler bizi bulduğundanda pek şaşırmadım. Hatta daha da ileri gidiyorum, dün ben o kalabalığın arasında olmasaydım hiç bir olay olmayacaktı diyorum!

Ha bi de bazı yelerde okudum "trafiği kitlersen böyle olur hacı" yazmışlar. Ulan hiç mi Allah korkun yok? demek istiyorum bu fikirde olan kişilere.

7 yorum:

  1. geçmiş olsun Enisim. git bi abdest falan al artık. Evren'e de geçmiş olsun dileklerimizi iletelim.

    a.c.a.b

    YanıtlaSil
  2. Bu polisler hakikaten sorunlu arkadaş ya...Ailesi var,yaşlısı var bunlar olacak iş değil.Maç günleri zaten trafik her halikârda kilitlenir,bu şiddet niye?Neyse Enis sana ve tüm taraftarlara geçmiş olsun.

    a.c.a.b

    YanıtlaSil
  3. Kanka devamini da okudugum yazinin. Hala Evren'e 9 esprisi icin "vay pust" diyorum. Iletirsin benim namima :)

    Omercigin icin cektigin fotolari da goremedik hala. Bekliyoruz merakla :D

    Gecmis olsun yavrum, Allah tekrarini yasatmasin (yasatsin mi bilemedim,sonucta tribunun vazgecilmez gercegi bu, job olmasin ama bak)

    YanıtlaSil
  4. Seni hak yoluna davet ediyorum.

    YanıtlaSil
  5. ana haberlerde bakındım ama, tanıdık bi yüze rastlayamadım enis!!! :)

    YanıtlaSil
  6. göremezsin tabi, etiket mi olucam bi de :)

    YanıtlaSil
  7. yaygın bi vaziyet bu aralar.

    YanıtlaSil